Evlilik, hukuken iki bireyin bir araya gelerek oluşturduğu bir birlikteliktir ve bu birlikteliğin ekonomik boyutu da önemli bir yer tutar. Bu ekonomik boyutun düzenlenmesi amacıyla hukuki sistemler, eşler arasında geçerli olacak mal rejimlerini belirlemiştir. Türkiye'de eşler arasındaki mal rejimi, 1 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ile düzenlenmiştir. 01.01.2002 öncesinde yürürlükte bulunan mal rejimi mal ayrılığı rejimiyken, 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunumuzla birlikte yeni yasal mal rejimi edinilmiş mallara katılma rejimi olmuştur.
Mal Rejimi Seçenekleri
TMK'da 4 farklı mal rejimi seçeneği mevcuttur:
1. Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi (EMK): Yasal mal rejimi olarak kabul edilir ve eşler aksini kararlaştırmadıkça otomatik olarak uygulanır. Bu rejim, evlilik süresince eşlerin edinmiş oldukları malların (kişisel mallar hariç) ortak kabul edildiği ve bu malların eşler arasında paylaşıldığı bir sistemdir. Eşlerden biri çalışarak bir gelir elde etmişse, bu gelirle edinilen mallar ortak sayılır. Kişisel mallar ise evlilik öncesi edinilen mallar, miras yoluyla veya hibe yoluyla edinilen mallar ve kişisel kullanıma ayrılmış mallardır. Kişisel mallar bu rejime dahil edilmez. Boşanma veya ölüm gibi hallerde, edinilmiş mallar eşit olarak paylaştırılır.
Ayrıca katılma alacağı dışında eşler şartları varsa değer artış payı da talep edebilirler. Değer artış payı alacağı ; eşlerden birinin diğerine ait bir malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın esaslı katkıda bulunması durumunda ortaya çıkan alacak hakkıdır.
Bu rejimde bazı özellikli hususlar vardır : «Tasfiye sırasında, borçlu eşin malvarlığı veya terekesi,katılma alacağını karşılamadığı takdirde, alacaklı eş veya mirasçıları,edinilmiş mallarda hesaba katılması gereken karşılıksız kazandırmaları bunlardan yararlanan üçüncü kişilerden eksik kalan miktarla sınırlı olara isteyebilir.
boşanma davasının açıldığı tarihe kadar edinilen tüm malvarlığı değerleri (nakit para, ev, araba, arsa vs.) mal paylaşımına dahil edilir. Boşanma davası açıldıktan sonra eşlerin edindiği mallar ise mal paylaşımına dahil edilmezler.
2. Mal Ayrılığı Rejimi: Bu rejimde, eşler evlilik boyunca mal varlıkları bakımından birbirlerinden bağımsızdır. Eşler, evlilik süresince elde ettikleri malları kendi mülkiyetlerinde tutarlar ve bu mallar üzerinde tasarruf hakkına sahiptirler. Boşanma durumunda, her eş kendi malvarlığını alır. Ayrıca eşler şartları varsa katkı payı alacağı da talep edebilirler.
3. Paylaşmalı Mal Ayrılığı Rejimi: Bu rejimde, eşlerin evlilik birliği içerisinde edindikleri belirli mallar, mal rejimi sözleşmesi ile belirlenir ve bu mallar boşanma ve ya ölüm halinde eşit olarak paylaşılır. eşlerden biri, diğer eşe ait olan paylaştırma dışı malların edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına katkıda bulunduğu ölçüde, hakkaniyete uygun bir şekilde katkısı oranında talepte bulunabilecektir.
4. Mal Ortaklığı Rejimi: Bu rejimde, eşlerin tüm malları, evlilik birliği içerisinde edinilmiş olsun veya olmasın, ortak mülkiyete tabidir. Boşanma veya ölüm halinde, tüm mallar eşit olarak paylaşılır.
Ayrıca eklemek isteriz ki ; Olağanüstü Mal Rejimi olan sistemde de ;Haklı sebeplerin varlığı halinde, eşlerden birinin talebi üzerine hakim tarafından,/Cebri icra halinde kanundan kaynaklı olarak kendiliğinden veya taraflardan birinin istemi üzerine hakim tarafından,/Önceki rejimin tasfiyesi halinde kanundan kaynaklı olarak doğmaktadır.
Eşler Arası Mal Rejimi Seçimi Nasıl Yapılır?
Türk Medeni Kanunu'na göre eşler, evlilik öncesi veya evlilik sırasında mal rejimi sözleşmesi ile diledikleri mal rejimini seçebilirler. Mal rejimi sözleşmesi, noter huzurunda yapılmalıdır. Yukarıda belirtilen dört mal rejiminden birini seçebilirler. Eğer eşler bir mal rejimi seçmezlerse, yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi uygulanır. Eşler, evlilik sırasında da mal rejimi değişikliği yapabilirler.
Mal rejimi seçerken, eşlerin mal varlıkları, gelirleri, gelecek planları ve mal varlıkları ile ilgili öncelikleri göz önünde bulundurulmalıdır. Her bir mal rejiminin kendine özgü avantajları ve dezavantajları vardır. Bu nedenle, eşlerin hangi mal rejiminin kendileri için en uygun olduğunu belirlemek için bir avukata danışmaları faydalı olacaktır.
Eşlerin; Katılma alacağı /katkı payı alacağı ve değer artış ayı alacağı yönünden zamanaşımı süresi ;mal rejiminin sona ermesinden yani evliliğin sona ermesinden başlamak üzere 10 yıldır.
Mal Rejimi Sözleşmesi
Mal rejimi sözleşmesi, eşlerin ekonomik ilişkilerini düzenleyen bir anlaşmadır ve aşağıdaki unsurları içermelidir:
Eşlerin isimleri ve kimlik bilgileri
Seçilen mal rejimi
Eşlerin mal varlıklarının durumu ve bu mal varlıklarının hangi rejime tabi olduğu
Sözleşmenin yürürlüğe gireceği tarih
Mal Rejiminin Sona Ermesi
Eşler arasındaki mal rejimi, çeşitli nedenlerle sona erebilir:
Boşanma: Evliliğin sona ermesi durumunda, mal rejimi de sona erer ve mal rejimi uyarınca edinilmiş mallar ve borçlar paylaştırılır. Paylaşımda, eşlerin evlilik birliği içerisinde yaptığı katkılar da göz önünde bulundurulur. Mal rejiminin paylaşımı konusunda anlaşmaya varılamaması halinde, aile mahkemesine başvurulur.
Eşlerden Birinin Ölümü: Eşlerden birinin ölümü durumunda, mal rejimi sona erer ve sağ kalan eşin miras hakları dikkate alınarak mal paylaşımı yapılır.
Yeni Bir Mal Rejimi Sözleşmesi: Eşler, noterde düzenleyecekleri yeni bir sözleşme ile mevcut mal rejimini değiştirebilirler.
Eşler arası mal rejimi, evliliğin ekonomik boyutunu düzenleyen ve eşlerin haklarını koruyan önemli bir hukuki düzenlemedir. Türk Medeni Kanunu, eşlerin ekonomik ilişkilerini düzenlemek için çeşitli mal rejimleri sunmakta ve eşlere bu rejimlerden birini seçme hakkı tanımaktadır. Eşler, evlilik öncesinde veya sonrasında yapacakları mal rejimi sözleşmesi ile ekonomik ilişkilerini daha sağlıklı bir şekilde yönetebilirler.
Eşler arası mal rejiminin hukuki boyutları, evlilik süresince ve sonrasında eşlerin ekonomik haklarını ve sorumluluklarını belirleyen önemli bir konudur. Bu nedenle, eşlerin mal rejimi konusundaki hak ve yükümlülüklerini iyi anlamaları ve gerektiğinde uzman bir hukukçudan yardım almaları önemlidir.
Bu makale, hukuki konulara ilgi duyan kişilerin genel bilgilendirilmesi amacıyla hazırlanmıştır. Kapsamlı bir kaynak olma iddiası taşımaz ve yasal tavsiye olarak değerlendirilmemelidir.
Comentarios