Son dönemde Türkiye'de sürdürülebilirlik raporlama standartlarına ilişkin önemli bir adım atıldı. Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları ve Uygulama Kapsamına İlişkin Kurul Kararları, Resmî Gazete'de yayımlanarak belirli şartları sağlayan işletmeler için sürdürülebilirlik raporlamasını zorunlu hale getirdi. Özellikle, Uluslararası Sürdürülebilirlik Standartları Kurulu'nun global standartlarıyla uyumlu olan bu kararlar, işletmelerin çevresel, sosyal ve yönetişim alanlarında daha şeffaf ve kapsamlı bilgi sunmalarını teşvik etmeyi amaçlıyor. Bankacılık sektörü de bu düzenlemenin bir parçası olarak raporlama yükümlülüğü altına alındı. Ancak, belirli eşik değerlerin aşılmaması durumunda gönüllü raporlama da mümkün. Türkiye'nin sürdürülebilirlik alanındaki bu ilerlemesi, işletmelerin daha sorumlu ve şeffaf bir şekilde faaliyet göstermelerine olanak tanıyacak.
AB Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD) Nedir?
AB Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD), Avrupa Birliği'nin (AB) şirketlerin çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) performansları hakkında daha kapsamlı ve şeffaf raporlama yapmasını zorunlu kılan bir düzenlemedir.
CSRD'nin temel amacı:
Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik: Yatırımcıların ve diğer paydaşların şirketlerin sürdürülebilirlik performansını daha iyi anlayabilmelerini sağlamak
Toplumsal ve Çevresel Etkilerin İyileştirilmesi: Örneğin yeşil yıkama gibi çevre ve toplum adına risk oluşturan faaliyetlerin tespiti ve azaltılması
Sürdürülebilir yatırımları teşvik etmektir
CSRD'nin getirdiği yenilikler:
Raporlama kapsamının genişletilmesi: Daha fazla şirket raporlama yapmak zorunda olacak.
Raporlama standartlarının geliştirilmesi: Raporlar, Avrupa Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (ESRS) tarafından belirlenen kriterlere göre hazırlanacak.
Bağımsız denetim: Raporların bağımsız bir kuruluş tarafından denetlenmesi zorunlu olacak.
Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları ve “Uygulama Kapsamına İlişkin Kurul Kararları Resmî Gazete’de yayımlanmış ve belli şartları sağlayan işletmeler için Sürdürülebilirlik Raporlaması zorunlu hale getirilmiştir - 08 Ocak 2024
Türkiye'de, Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları ve Uygulama Kapsamına İlişkin Kurul Kararları, Resmî Gazete'de yayımlanmıştır. Bu kararlar, belirli şartları sağlayan işletmeler için sürdürülebilirlik raporlamasını zorunlu hale getirmiştir. Özellikle, Uluslararası Sürdürülebilirlik Standartları Kurulu'nun global S1 ve S2 sürdürülebilirlik raporlama standartlarıyla uyumlu olan Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları ve Uygulama Kapsamına İlişkin Kurul Kararları, 29 Aralık 2023 tarihli ve 32414 sayılı Mükerrer Resmî Gazete'de yayımlanmıştır.
Bu standartlara göre, sürdürülebilirlik raporlaması, belirli kriterlerin karşılanması durumunda işletmeler için zorunlu hale gelir. Çalışan sayısı, aktif toplam ve yıllık net satış hasılatı gibi belirli eşik değerlerin art arda iki raporlama döneminde aşılması halinde, işletmeler için sürdürülebilirlik raporlaması zorunlu hale gelir.
CSRD'nin Getirdiği Yükümlülükler
CSRD'ye tabi olan şirketler aşağıdaki yükümlülüklere uymak zorundadır:
Sürdürülebilirlik stratejilerini ve politikalarını raporlamak: Şirketler, sürdürülebilirlik konusundaki genel yaklaşımlarını, hedeflerini ve bu hedeflere ulaşmak için nasıl bir planları olduğunu açıkça belirtmek zorundadır.
Çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) performanslarını raporlamak: Şirketler, sera gazı emisyonları, enerji ve su kullanımı, atık yönetimi, insan hakları, işçi hakları, yönetim kurulu yapısı ve çeşitlilik gibi konulardaki performanslarını raporlamak zorundadır.
Raporların bağımsız denetimini yaptırmak: Raporların, AB tarafından yetkilendirilmiş bir kuruluş tarafından denetlenmesi ve doğrulanması zorunludur.
Türk Şirketlerinin CSRD Kapsamında Raporlama Yükümlülüğü
Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları’nın uygulanmasına ilişkin karara göre “Sürdürülebilirlik Raporlaması”, belirlenen kapsama tabi işletmelerden, aşağıda belirtilen ölçütlerinden en az ikisinin eşik değerlerini art arda iki raporlama döneminde aşan işletmeler için 01/01/2024 tarihinden itibaren zorunlu hale getirilmiştir.
TSRS kapsamında belirlenen eşik değerler:
· Çalışan sayısı: 250 kişi
· Aktif toplam: 500 Milyon Türk Lirası
· Yıllık net satış hasılatı: 1 Milyar Türk Lirası
19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu uyarınca Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun düzenleme ve denetimine tabi bankalar, her ne kadar Kurul Kararının 3. Maddesinin Birinci Fıkrasında Sayılan ve Hadlere Tabi Olan İşletmeler Listesi’nde sayılmış olsalar dahi, herhangi bir eşik değere tabi olmaksızın zorunlu raporlama kapsamındadırlar. Ancak Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu bünyesinde yer alanlar bankalar bu uygulamadan muaf tutulmuştur.
Zorunlu olmamakla birlikte, kapsam dışında yer alan işletmeler de gönüllülük esasına göre Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartlarına uygun raporlama yapabileceklerdir. CSRD'ye uyum sağlamak için Türk şirketlerinin aşağıdaki adımları atması gerekir:
CSRD'nin gerekliliklerini anlamak
Sürdürülebilirlik stratejilerini ve politikalarını gözden geçirmek ve güncellemek
Gerekli veri toplama ve analiz sistemlerini kurmak
Raporlama standartlarını öğrenmek
Bağımsız denetim için bir kuruluş ile anlaşmak
CSRD, şirketler için önemli bir yükümlülük getirse de, aynı zamanda birçok fırsat da sunmaktadır. Şirketler, CSRD'ye uyum sağlayarak:
Yatırımcılara ve diğer paydaşlara daha şeffaf ve güvenilir bir imaj sunabilir
Sürdürülebilirlik performanslarını iyileştirebilir
Yeni pazarlara ve müşterilere erişebilir
Risklerini ve maliyetlerini azaltabilir
İnovasyonu teşvik edebilir
CSRD, AB'nin sürdürülebilir finans ve Avrupa Yeşil Mutabakatı hedeflerini gerçekleştirmek için önemli bir araçtır. Türk şirketlerinin de bu direktife uyum sağlayarak Avrupa'daki sürdürülebilirlik dönüşümüne katkıda bulunmaları önemlidir.
Kaynaklar:
Comments